çocuklarn zayf bir kelime hazinesine sahip olular gibi hayli yetersiz olacaktr. Bu zayf programlama, onlarn
iyi iletiimciler olamayaca anlamna gelmez. Fakat bu demektir ki, onlar daha olumlu bir kalba sahip olanlara
nazaran daha çok sebatla çalmaldrlar. Keza, az gelimi bir sevgi hissi içinde büyüyen çocuklar da sevildiini
hissetme ve sevgiyi iletme konumuna gelebilirler. Fakat, bu konuda, salkl, sevgi dolu bir atmosferde
büyüyenlere göre, daha özenle çalmalar gerekir.
Nadiren bir kar-koca ayn birincil sevgi dilini kullanrlar. Biz, kendi birincil sevgi dilimizi kullanmaya
eilimliyizdir ve eimiz iletmeye çaltmz eyi anlamaynca kafamz karr. Sevgimizi ifade ederiz, fakat mesaj
yerine ulamaz. Çünkü, onlara göre, bizim konutuumuz yabanc bir dildir. te temel sorun burada yatar ve bu
kitabn amac bir çözüm sunmaktr. Bu nedenle, sevgi üzerine baka bir kitap yazmaya cüret ediyorum. Bir kez
be temel sevgi dilini kefedip, eimizin birincil sevgi dili kadar, kendi birincil sevgi dilimizi de .anladk m, o
zaman kitaplardaki ve makalelerdeki fikirleri uygulamak için gerekli bilgiye sahip olacaz.
Einizin birincil sevgi dilini bir kez kefedip, konumay örendiinizde, inanyorum ki, uzun ömürlü ve sevgi
dolu bir evliliin anahtarn kefetmi olacaksnz. Sevginin, nikâhtan sonra buhar olmas gerekmez. Fakat, onu
canl tutmak için de, çoumuzun, ikincil bir sevgi dilini örenmek için çaba göstermesi gerekecektir. Eer eimiz
anlamyorsa, anadilimize bel balayamayz. Ona iletmeye çaltmz sevgiyi onun hissetmesini istiyorsak, bunu,
onun birincil sevgi dilinde ifade etmeliyiz.
BÖLÜM K
Sevgi Deposunu Dolu tutmak
Sevgi, dilimizdeki en önemli -ve en çok kafa kartran- sözdür. Hem dünyevi, hem de dini düünürler, sevginin
yaammzda ana rolü oynad konusunda hemfikirler. Bize "sevginin çok görkemli bir ey" olduu ve "dünyay
döndürenin sevgi olduu" söylenir. Binlerce kitap, ark, dergi ve filme bu sözle lezzet katlr. Çok sayda felsefi
ve dini sistem, sevgiye önemli bir yer vermitir. Hristiyanlk inancnn kurucusu, sevginin, müritlerinin temel
özellii olmasn istemitir.
Psikologlar, sevildiini hissetmenin, insann birinci derecedeki duygusal ihtiyac olduu sonucuna vardlar.
Sevgi için dalar, denizleri aar, çölleri yürüyerek geçer ve anlatlamayacak güçlüklere katlanrz. Sevgisiz, dalar
alamaz, denizler geçilemez, çöller dayanlmaz ve zorluklar yenilemez olurlar. Ermi kiiler, sevgi ile
güdülenmemi tüm insan baarlarnn, sonuçta, bo olduunu söyleyerek sevgiyi yüceltmitir.
nsanlk oyununun son sahnesinde üç karakterin kalacan söylemitir: "nanç, umut ve sevgi. Fakat bunlarn en
önemlisi sevgidir."
Eer sevgi sözünün, hem geçmite hem de günümüzde, insan yaamnn her yönüne iledii konusunda
anlaabiliyorsak, bu sözün çok kafa kartrc bir söz olduu konusunda da birleiyoruz demektir. Onu bin türlü
kullanrz. "Sosisli sandviçi seviyorum" deriz. Bir saniye sonra "Annemi seviyorum" deriz. Yüzme kayak
yapma, avlanma gibi faaliyetleri sevmekten bahsederiz. Yiyecek, arabalar, evler gibi objeleri severiz.
Köpekler, kediler hatta salyangozlar gibi hayvanlar severiz. Doay severiz: aaçlar, otlar, çiçekleri ve havay.
nsanlar severiz: annemizi, babamz, olumuzu, kzmz, ninemizi, karmz, kocamz, arkadalarmz. Hatta sevgiye
ak bile oluruz.
Tüm bunlar yeterince kafa kartrc gelmediyse devam edelim. Davran açklamak için de sevgi sözünü kullanrz.
"Bunu yaptm, çünkü onu seviyorum." Bu açklama, her türlü eylem için yaplr. Bir erkek zina yapar ve bunu
sevgi diye adlandrr. Dier taraftan bir vaiz, buna günah der. Bir alkoliin kars, kocasnn yaratt son sahneden
kalan parçalar toplar. O, buna sevgi der. Fakat bir psikolog bunu karlkl bamllk diye adlandrr. Anababa