BATARYALAR KONUSUNDA HAZIRLANMIŞ DERS SUNU.ppt

rara596715 4 views 38 slides Sep 22, 2025
Slide 1
Slide 1 of 38
Slide 1
1
Slide 2
2
Slide 3
3
Slide 4
4
Slide 5
5
Slide 6
6
Slide 7
7
Slide 8
8
Slide 9
9
Slide 10
10
Slide 11
11
Slide 12
12
Slide 13
13
Slide 14
14
Slide 15
15
Slide 16
16
Slide 17
17
Slide 18
18
Slide 19
19
Slide 20
20
Slide 21
21
Slide 22
22
Slide 23
23
Slide 24
24
Slide 25
25
Slide 26
26
Slide 27
27
Slide 28
28
Slide 29
29
Slide 30
30
Slide 31
31
Slide 32
32
Slide 33
33
Slide 34
34
Slide 35
35
Slide 36
36
Slide 37
37
Slide 38
38

About This Presentation

BATARYALAR DERS SUNU


Slide Content

BATARYALARBATARYALAR

Elektriğin elde edilmesi ve kullanımından
itibaren depolanması daima
düşünülmüştür. Günümüzde üretilen
elektrik enerjisinin istenildiğinde
kullanılması için batarya ve piller
kullanılmaktadır. Temel prensip olarak
pil ve bataryalar aynı grup içindedirler.
Ancak genel olarak pillerdeki reaksiyon
dönüşümlü olmadığından bir defa
kullanılabilir.

Bataryalar ilk olarak altı voltluk
yapılmışlardır. Daha sonra otomobil
hızlı gelişimiyle ateşleme sistemleri
de gelişmiştir. Altı voltluk bataryalar
bu güçlü ateşleme sistemlerinin
ihtiyaçlarını karşılayamaz hale
gelmiştir. Halen günümüzde on iki
voltluk bataryalar kullanılmaktadır.

Her batarya elemanında kullanılan malzeme
göre verdikleri voltajlar değişir. Bu sebeple
batarya elemanında kullanılan malzeme göre
çeşitli bataryalar vardır. Genel olarak
otomobil motorlarında kurşun asit
bataryalar kullanılmaktadır. Bu bataryaların
iki temel maddesi kurşun ve sülfürik
asittir( H2SO4). Bu bataryalar
kullanıldıkları ve çalışma şekillerine göre
otomotiv traksiyoner ve stasyoner
bataryalar olarak üç guruba ayrılır.

Otomotiv Bataryaları: Bu bataryalar motorlu
araçlarda kullanılan bataryalardır. Bunların temel
çalışma özellikleri marş sırasında kısa bir süre
için büyük bir akım vermeleridir. Bunun dışındaki
zamanlarda küçük akımlarla şarj ve deşarj
olurlar. Marş sırasındaki yüksek akımı
verebilmelerini sağlamak için plakaları ince
yapılarak aktif maddenin elektrolitle daha kolay
temas etmesi sağlanmıştır. Plakaları ince
olduğunda kısa ömürlüdürler. Ayrıca hem iç
direnci azaltmak hem de hacmini küçük olmasını
sağlamak için plakaları birbirine iyice
yaklaştırılmış ve aralarına seperatörler
konulmuştur.

Traksiyoner Bataryalar: Bu bataryalar
vinç, yük taşıyıcı ve özellikle
denizaltı gibi elektrik motoruyla
çalışan araçlarda kullanılırlar ve orta
büyüklükte ki bir akımı sürekli
olarak verirler. Yapıları otomotiv
bataryalardan çok daha sağlamdır ve
bu nedenle çok uzun ömürlüdürler.

Stasyoner Bataryalar: Bu bataryalar telefon santrallerinde
kullanılırlar. Küçük bir akımla şarj ve deşarj olurlar. En
önemli özellikleri uzun ömürlü olmalarıdır.
Kurşun-asit esaslı bataryalar dan başka demir-nikel(Edison
bataryası), nikel-kadmiyum ve gümüş oksit- çinko
elektrolitli bataryalardan vardır. Bunların hepsinde
elektrolit olarak potasyum hidroksit ve su karışımı
kullanılır. Bu yüzden bunlara alkali(baz) elektrolitli
bataryalarda denir. Verebildikleri akım ve gerilime göre
hacimleri çok büyük olduğundan otomotiv batarya olarak
kullanılamazlar. Gümüş oksit- çinko bataryalar ilk ikisinin
tersine hacimlerine göre büyük bir enerji depolayabilirler
fakat gümüş çok pahalı bir madendir. Buna rağmen belirli
alanlarda (portatif film makinesi, televizyon, model
uçaklar, test cihazları ve askeri telsizler, vb.)
kullanılmaktadırlar. Daha başka cins bataryalar üzerindeki
araştırmalarda sürmektedir.

•BATARYALARIN YAPISI VE ÇALIŞMASI
•Basit olarak bir batarya elemanı, içinde
sulandırılmış sülfürik asit bulunan bir kaba iki
kurşun levha daldırılması ile elde edilir. Bu iki
plakanın uçları bir doğru akım kaynağına bağlanıp
bir süre doğru akım geçirilirse + uca bağlı olan
plakanın yüzeyi kurşun peroksit (PbO2) tabakası
ile kaplanır. Sonra plakaların uçları bir lambaya
bağlanırsa akım verdikleri görünür. Böyle bir
batarya elemanın başlıca iki kusuru vardır.
•Birincisi, levha halindeki kurşun plakada kimyasal
olay yalnız yüzeyde çok ince bir tabakada meydana
gelir, çünkü elektrolit (sülfürik asit ve su karışımı)
gözeneksiz olan kurşun levhanın iç kısımları ile
temas edemez. Bu yüzden, şarj sırasında
depolanan enerji çok az olur.

İkincisi, plakalar birbirinden uzak
olduklarından bataryalar gerçekte de
böyle yapılsalardı hacimleri çok büyük
olurdu. Gerçekte, bataryaların küçük
olmaları için plakalar birbirine iyice
yaklaştırılırlar ve birbirlerine
değmelerini önlemek için de aralarına
seperatör (ayıracı) denen yalıtkan
fakat iyonların geçebilmeleri için ince
gözenekli levhalar konur.

Böyle bir elemanda şarj ve deşarj sırasında
meydana gelen olaylar şöyle bir formülle
gösterilebilir.
Şarj PbSO4 + 2H2O + PbSO4 
PbO2 + 2H2SO4 + Pb
Deşarj PbO2 + 2H2SO4 + Pb  PbSO4
+ 2H2O + PbSO4
Bu olayın en önemli özelliği tersinir olmasıdır,
yani batarya boşaldığında bir doğru akım
kaynağına bağlanıp yeniden şarj edilebilir.

•Bataryanın deşarjı: Elektrolit içindeki asit sülfat
(SO4) ve hidrojen (H2) iyonları verir. Sülfat
iyonları eksi (-) ve hidrojen iyonları ise artı (+)
değerlidirler. Deşarj sırasında sülfat (SO4)
iyonları her iki plakadaki kurşunla birleşerek
kurşun sülfat (PbSO4) oluştururlar. Pozitif
plakadaki kurşun peroksidin (PbO2) oksijeni ise
ayrışarak asitin hidrojeni ile birleşir ve su oluşur.
•Deşarj esnasında pozitif ve negatif plakalarda
meydana gelen kimyasal değişme aşağıdaki gibidir.
•Pozitif plaka = PbO2 + H2  PbO + H2O
•Negatif plaka = Pb + O + H2SO4  PbSO4 + H2O

Bataryanın şarjı: Boşalmış olan
batarya bir doğru akım kaynağına
bağlanıp deşarj akımına ters yönde
bir şarj akımı geçirilirse pozitif ve
negatif plakalardaki kurşun sülfat
ayrışır. Her iki plakadan ayrılan
sülfat (SO4) iyonları suyun
hidrojeni ile birleşip sülfürik asit
(H2SO4) oluştururken suyun oksijeni
de pozitif plakada kurşunla birleşip
kurşun peroksit (PbO2) oluşur.

Negatif plaka ise saf kurşun haline dönüşür.
Böylece her iki kutupta kimyasal bakımdan
farklı maddeler yeniden oluşur.
Şarj esnasında pozitif ve negatif plakalarda
meydana gelen kimyasal değişme aşağıdaki
gibidir.
Pozitif plaka= PbSO4 + SO4 + 2H2O  PbO2
+ 2H2SO4
Negatif plaka = PbSO4 + H2  Pb +
H2SO4

Batarya plakaları : Batarya plakalarının yapımında yukarıda
sözü edildiği gibi kurşun plaklar kullanılmaz, çünkü plakalar
gözeneksiz olduklarından şarj olayı plaka olayı ince bir
tabakada meydana gelir ve depolanan enerji de çok az olur.
Kimyasal olaya giren madde miktarını arttırmak için plakalar
iki kısım halinde yapılırlar. Birincisi plakanın iskeleti olan
ızgaradır. Saf kurşun çok yumuşak olduğundan ızgaranın
sertliğini artırmak için içerisine 5-12 kadar antimon
karıştırılır. Izgaranın üzerine ise elektrolitle karıştırılarak
macun haline getirilmiş aktif madde sürülüp preste
sıkıştırılır. Daha sonra bu plakalar elektrolite batırılıp şarj
edilince negatif plakanın aktif maddesi saf kurşun ve pozitif
plakanın aktif maddesi de kurşun perokside dönüşür. Bu
şekilde elde edilen aktif maddeleri gözeneklidir ve elektrolit
bunun iç kısımlarına rahatlıkla işleyebilir. Böylece kimyasal
olaya giren aktif madde miktarı ve onunla birlikte bataryada
depolama enerjisi de artar.

Aktif maddenin asitle temasını kolaylaştırmak için
plakalar ince yapılır (1,8 – 2,5 mm kalınlığında) ve
böylece temas yüzeyi genişletilir. Bir elemandaki
aktif madde miktarını arttırmak için ise bir kutup
başına bağlanan plaka sayısı çoğaltılır. Aktif
madde asitle ne kadar geniş yüzeyden temas
ederse bataryanın vereceği akımda o kadar büyük
olur. Bir pozitif ve bir negatif plaka gurubundan
oluşan üniteye bir eleman denir. Bir elemanın
gerilimi ortalama 2 volttur. 6 voltluk bir batarya
elde etmek için 3 eleman ve 12 voltluk bir batarya
elde etmek içinse 6 eleman seri olarak bağlanır.
Eleman sayısı arttıkça batarya voltajı artar. Bir
elemandaki plaka sayısı arttırılırsa bataryanın
verebileceği akım ve depolayabileceği enerji de
artar.

Seperatör : Bataryalarda genellikle pozitif
ve negatif plaklar arasına ayırıcı olarak
seperatör yerleştirilir. Seperatörler
plakların mekaniksel olarak birbirinden
ayırmak ve herhangi bir temasa izin
vermemek için kullanılır.çeşitli seperatör
tipleri kullanılmaktadır.bunlardan belli
başlıları pvc, mikro gözenekli kauçuk, cam
elyafı ve kağıt seperatörlerdir. Türkiye’ de
batarya sanayiinde kullanılan seperatör
çeşitleri kağıt ve mikro gözenekli kauçuk
seperatörlerdir. Kağıt seperatörlerin
avantajlı olması gözenekliliğin iyi olmasıdır.

En küçük çaplı aktif madde zerresi bu
gözeneklerde geçemez. Bununla beraber
kağıt seperatörler elektron akımına hiç
mani olmazlar. Kağıt seperatör kullanılan
bataryanın iç direnci belirsiz derece de
olmaktadır. Fakat kağıt seperatörler
yüksek sıcaklıklara karşı dayanıksızdır.
Mikro gözenekli seperatörler asit ve
sıcaklığa karşı dayanıklı olup gayet
sağlamdır. Bu seperatörlerin gözenekleri en
ufak aktif madde zerresinin dahi geçerek
kısa devre yapmasına imkan vermeyecek
derecede küçüktür.

Batarya kutu ve kapakları : Bataryaların
kutu ve kapakları genellikle plastik türü
malzemelerden yapılırlar. Batarya kutusu
ve kapağının yeterli yalıtkanlığı sağlaması,
sızdırmaması, uzun süre mekanik ve
kimyasal özelliklerini koruyabilmesi gerekir.
Kutular, imal edilecek bataryanın voltajına
göre gözlere (bölmelere) ayrılır. 12 voltluk
bataryalarda 6 bölme vardır. Ayrıca kutu
tabanına plakaları yukarda tutacak
destekler konulmuştur. Bunun sebebi
plakalardan elektrolitle düşebilecek aktif
madde parçalarının kısa devre yapmasını
önlemektir.

Batarya kutu kapakları kutu
malzemesinden presli kalıplarda imal
edilebilirler. Kapak üzerinde bölme
sayısı kadar havalandırma deliği ve bu
deliklerin tapaları vardır. Bu delikler
elektrolit için kullanılır. Delik tapaları
üzerinde açılmış havalandırma deliği
ile batarya şarj edilirken oluşan
hidrojen gazının kaçmasına izin
verilir.

Bakım gerektirmeyen bataryalar : Günümüzdeki
kurşun-asit bataryalarda kullanılan kurşun
ızgaraların mekanik ve kimyasal dayanaklılığını
arttırmak için kurşun içerisine eklenen antimonun
yerini kalsiyum almıştır. Antimon bataryanın
çalışması sırasında gaz oluşumunu hızlandırır ve
aşırı su kaybına neden olur. Bu nedenle bu
bataryalar sürekli bakım gerektirir. Antimonun bu
olumsuz etkisini gidermek için ızgaralara antimon
yerine kalsiyum eklenir. Kalsiyumun avantajı
normal şarj voltajlarında gaz oluşumunu 75
oranında azaltmış olmasıdır. Bu nedenle normal
çalışma ömürlerinde su ilavesine gerek duymazlar.

Günümüz bataryalarında kullanılan
batarya kutusu kapaklarında
yoğunlaştırıcı kanallar bulunmaktadır.
Bu kanallar, çalışma esnasında oluşan
gazların yoğunlaştırılarak tekrar
bataryaya dönmesini sağlar ve
böylece bataryanın su eksiltmesini
önler. Ayrıca üst kapak bloğu üzerine
yerleştirilmiş şarj göstergeleri de
(indikatör) vardır.

İndikatörler : İndikatörler elektrolit
yoğunluğunu ve seviyesini gösterir.
Bataryanın bir gözüne monte
edilmiştir. Bu sebeple yalnız o göze
ait şarj durumunu gösterse de
bataryanın bütün gözleri ile ilgili
bilgiyi vermiş kabul edilir.

Bir indikatör kontrol penceresi, cam tüp ve
cam tüpün içinde buluna yeşil bir toptan
oluşur. Yeşil top bataryanın yoğunluğuna
göre değişik konumlarda bulunur. Böylece
bataryanın şarj durumu anlaşılır. Kontrol
penceresinden bakıldığında Yeşil noktanın
görüldüğü durumda batarya tam şarjlı,
siyah noktanın görüldüğü durumda batarya
boş, beyaz noktanın görüldüğü durumda ise
bu bataryanın elektrolit seviyesinin az
olduğu ve kullanılmaması gerektiği anlaşılır.
Renkler standart olmayıp imalatçı firmaya
göre değişmektedir.

ELEKTROLİT YOGUNLUĞU VE ŞARJ DURUMU
Batarya deşarj olurken elektrolitteki sülfürik asit
azalır. Sülfürik asidin yoğunluğu sudan daha
fazladır. Bu yüzden elektrolitte asit fazla olduğu
zaman elektrolit yoğunluğu fazladır. Asit miktarı
azaldıkça elektrolit yoğunluğu azalır. Boşalan
batarya da bir yandan asit eksilirken öbür yandan
su oluşur ve elektrolit yoğunluğu gittikçe azalarak
suyun kine yaklaşır. Bu özellikten yararlanılarak
bataryanın şarj durumu ölçülebilir. Yoğunluk
ölçmek için hidrometre kullanılır. Ölçü birimi
olarak bome deresi ve özgül ağırlık kullanılır.
Günümüzde genellikle özgül ağırlık
kullanılmaktadır.

Elektrolit yoğunluğu çevre sıcaklığına göre
değişir. Dünya yüzeyi üç değişik iklim
kuşağına ayrılmıştır. Sıcak kuşak, orta
kuşak ve soğuk kuşak’ tır. Sıcak da batarya
da kimyasal olayın kolaylaşması yüzünden
self deşarj olayı hızlanır. Yoğunluk fazla
olursa bu olay daha da hızlanır ve bu durum
bataryanın ömrünü kısaltır. Bunu önlemek
için sıcak ülkelerde kullanılan bataryalarda
elektrolit yoğunluğu azaltılır(1.230).
Orta kuşakta kullanılan elektrolit yoğunluğu
1.270 ile 1.300 arasında değişir ve
genellikle 1.280’dir.

Soğuk kuşakta kullanılan elektrolit yoğunluğu
daha yüksektir. Çünkü bu kuşaktaki hava
sıcaklığı çok azalabilir ve bu yüzden
bataryaların donma olasılığı vardır. Soğuk
kuşakta elektrolit yoğunluğu 1.320 olabilir.
+30 C.’de % 31.5 ve –25 C derece de % 26.5
asit. Her ikisinde de elektrolitin özdirenci
yüksektir ve batarya gerilimi düşer.
Yoğunluk artıkça batarya gerilimi artar.
Fakat özdirenç de artığından istenen verim
alınamaz. Bu yüzden özdirencin en az
olduğu yoğunluk seçilmelidir.

•Oda sıcaklığındaki elektrolit yoğunluğu ile
şarj durumu arasındaki ilişki aşağıdaki
gibidir.
Yaklaşık Yoğunluk Şarj Durumu
•1.110- 1.140 Tamamen boş
•1.140- 1.170 Hemen boş
•1.170- 1.200 Yaklaşık ¼ şarjlı
•1.200- 1.230 Yaklaşık ½ şarjlı
•1.230- 1.260 Yaklaşık ¾ şarjlı
•1.260- 1.290 Tam şarjlı

•BATARYA DA ŞARJ İŞLEMLERİ
•1. Yavaş Şarj: Yavaş şarj işlemi bataryaların
şarjında izlenen normal yoldur. Bu iş için genel
olarak şarj redresörleri kullanılır. Bu cihazlar
alternatif akımı doğru akıma çevirirler ve cihazın
kapasitesine göre bir ve ya daha çok sayıda
bataryayı aynı anda şarj edebilirler. Şarj edilecek
batarya sayısı birden fazla ise bunlar genellikle
birbirine seri bağlanarak şarj edilirler. Bu
bataryaların kapasitelerinin birbirine yakın olması
iyi olur. Ancak şarj edilmesi gereken
bataryalardan biri diğerlerinden küçükse şarj
akımı en küçük kapasiteli batarya göre ayarlanır.
Zaman varsa şarj akımı daha da düşük tutulabilir.
Şarj işlemine bataryanın bütün elemanlarından
serbestçe gaz çıkmaya başlayıncaya kadar devam
edilir ve iki saat içinde daha fazla yoğunluk
artması olmuyorsa şarj işlemi tamamlanmış kabul
edilir.

•Yoğunluk şarj başlangıcında yavaş artar.
Çünkü oluşan asit dibe çöker. Şarj sonuna
doğru çıkmaya başlayan gazlar elektroliti
karıştırdığından yoğunluk artışı hızlanır.
Şarjın sonunda yoğunluk 1.280 olmalıdır.
Yoğunluk ölçülürken sıcaklığın ve elektrolit
içindeki gaz kabarcıklarının etkisi
unutulmamalıdır.
•Şarj süresi şu şekilde hesaplanır:
• Bataryanın boş kısmı
•Şarj Süresi=———————————— + % 25
kayıp
Şarj akımı

•Reklam kapasitesi 75Ah olan batarya ¼
şarjlı olduğu ölçülmüştür. 7.5 amper şarj
akımı ile kaç saat şarj edilmelidir?
Boş kısım= 75- (¼ x 75) ise 75-18=57Ah.
Şarj süresi = 57/ 7.5 + %25 kayıp
= 7.6 + 1.9= 9.5 saat şarj
edilmelidir.

2. Çabuk Şarj: Çabuk şarj bir motor ayarları
atölyesinde belkide en çok başvurulan bir yoldur.
Bilerek ve kurallarına uyularak yapılırsa şarj
zamanı çok kısaltılır ve zaman kazanılır. Bu
bakımdan çabuk şarj cihazı çok yararlı bir
cihazdır. Fakat eğer kurallara uygun olarak
kullanılmazsa bu cihaz bataryalar için çok tehlikeli
bir cihazdır. Çabuk şarj işlemi yalnız sağlam
bataryalara uygulanabilir. Ayrıca, bir bataryanın
normal ömrü içinde yapılabilecek çabuk şarj işlemi
sayısının 10’ u geçmemesi tavsiye edilmektedir.
Aslında, çabuk şarj işlemi sağlam fakat marş
motorunu yeterli bir şekilde çeviremeyecek kadar
boşalmış olan bir bataryayı kısa sürede marşı
çevirecek kadar kalkındırmak için kullanılır ve şarj
işlemi daima yavaş şarjla tamamlanır.

Çabuk şarj cihazı hiçbir zaman bataryayı tam
şarj etmek için kullanılmamalıdır. Aksi
halde, şarj edilmeye çalışılan batarya kısa
bir sürede tamamen işe yaramaz hale
gelebilir. Çabuk şarj cihazı ile birlikte
bataryaya daima birde voltmetre
bağlanarak şarj voltajı kontrol altında
tutulmalıdır. Bazı çabuk şarj cihazları
çabuk şarjın sonunda otomatik olarak yavaş
şarj durumuna gelirler ve böylece şarj
işlemi yavaş şarjla tamamlanır.

Batarya çabuk şarj edilmeden önce daima yoğunluk
kontrolü ve gözle muayene yapılarak bataryanın
genel durumu belirlenmeli, elektroliti eksikse saf
su koyarak seviyesi tamamlanmalı ve ondan sonra
çabuk şarj edilmelidir. Eğer elemanlardaki
elektrolit yoğunlukları düşük fakat eşitse batarya,
şarj sırasında başka bir sorun çıkmaması koşuluyla,
güvenle çabuk şarj edilebilir. Elektrolitin rengine
de dikkat edin. İçinde kahve rengi parçacıklar
varsa batarya çabuk şarj edilmemelidir. Bu
parçacıklar pozitif plakadan dökülen aktif madde
parçacıklarıdır ve elektrolitte bunların bulunuşu
elemanların diplerinde çok miktarda birikinti
bulunduğunun belirtisidir.

Bu batarya çabuk şarj edilirse bu sırada oluşacak
gazlar elektroliti ve bu birikintileri harekete
geçirir ve bu parçacıkların daha sonra negatif
plakaların üzerine çökmesi ile plakalar üsten
birleşerek batarya da kısa devre meydana
getirirler. Eğer eleman yoğunlukları birbirinden
farklı ise batarya çabuk şarj edilmemelidir, çünkü
yoğunluğu düşük olan elemanda kısa devre olabilir.
Böyle bir batarya yavaş şarj edilip yoğunluğu
düşük olan elemanın yoğunluğunun artıp
artmadığına bakılmalıdır. Bu batarya çabuk şarj
edilirse kısa devreli eleman çok ısınır ve batarya
harap olur. Aşırı şarj olmuş veya sülfatlaşmış
bataryalarda çabuk şarj edilmemelidir. Bataryanın
durumu böylece belirlendikten sonra çabuk şarj
işlemine başlanabilir.

Aşağıdaki tabloda elektrolit
yoğunluğuna göre bataryanın şarj
durumu ve şarj süresi belirtilmiştir.
Ancak, bu genel bir örnektir. En iyi
kural elinizdeki cihazı yapan firmanın
tavsiyelerine uymaktır.

ÇABUK ŞARJ SÜRESİ
Yoğunluk Şarj Durumu Şarj Süresi
•1.265- 1.300Tam Şarjlı Şarj etmeyin
•1.235- 1.260¾ şarjlı Yavaş şarj edin
1.205- 1.230½ şarjlı 30 dakika çabuk şarj
edin
•1.170- 1.200¼şarjlı 45 dakika çabuk şarj
edin
•1.110- 1.135Boş60 dakika çabuk şarj edin

Çabuk şarjda şarj akımını büyüklüğü de çok
önemlidir. Şarj akım bataryanın 6 veya 12 voltluk
oluşuna ve kapasitesine göre de değişir. Şarj
akımı;
6 voltluk bataryalarda 70- 80 amper ve gerilim en
çok 7.75 volt.
12 voltluk bataryalarda 25- 50 amper ve gerilim en
çok 15.5 volt.
Çabuk şarj cihazı ile birlikte bataryaya daima bir
voltmetre de bağlanmalı ve yukarda belirtilen şarj
akımları 6 voltluk bataryalarda gerilim 7.75 voltu
ve 12 voltluk bataryalarda 15.5 voltu geçmeyecek
şekilde ayarlanmalıdır. Şarj sırasında gerilim bu
değerleri aşarsa şarj akımı gerilim bu değerleri
aşmayacak şekilde azaltılmalıdır.

DEĞERLENDİRME:
•Basit bir kurşun- asit esaslı batarya
elemanı nelerden meydana gelir?
•Batarya deşarj olurken kimyasal yapısında
nasıl bir değişme olur?
•Batarya şarj olurken kimyasal yapısında
nasıl bir değişme olur?
•Bataryalara uygulanan şarj işlemleri
nelerdir?
•Çabuk şarjda dikkat edilmesi gereken
hususlar nelerdir?
•Reklam kapasitesi 60 Ah olan ¼ şarjlı bir
batarya 5 amper şarj akımı ile kaç saat
şarja bağlanmalıdır?
Tags